2025 yılı itibarıyla küresel maden sektörü, yalnızca hammadde sağlayıcısı değil, aynı zamanda iklim krizine karşı mücadelede stratejik bir aktör haline geldi 2025 yılı itibarıyla küresel maden sektörü, yalnızca hammadde sağlayıcısı değil, aynı zamanda iklim krizine karşı mücadelede stratejik bir aktör haline geldi. Uluslararası Enerji Ajansı'nın verilerine göre, Paris Anlaşması'nın hedeflerine ulaşmak için temiz enerji teknolojilerinde kullanılan madenlere olan talep 2040 yılına kadar dört katına çıkacak. Bu talep artışı, özellikle lityum, kobalt, nikel ve bakır gibi kritik minerallerin üretimini ön plana çıkarıyor.Küresel madencilik şirketleri, bu dönüşüme ayak uydurmak için üretim kapasitelerini artırırken aynı zamanda çevresel etkileri azaltacak yeni teknolojilere yatırım yapıyor. 5G ağları, nesnelerin interneti ve yapay zekâ destekli arama sistemleri, maden sahalarının daha verimli ve düşük karbonlu şekilde işletilmesini sağlıyor. Sektör yöneticilerinin...