Anadolu’dan Gazze’ye bir nefes platformu Disiplin Kurulu Başkanı ve aktivist Baki Öncel, FİB Haber Merkezi’ne verdiği röportajda, dünya gündemine oturan Global Sumud Flotilla hakkında önemli açıklamalarda bulundu.Röportajda Baki Öncel, Global Sumud Flotillanın, Gazze’ye ablukanın kaldırılması ve insani yardımların ulaştırılması amacıyla sivil halkın denizden girişimi olduğunu belirtti. Yaklaşık 44 ülkeden katılımcının yer aldığı bu girişimde, sivil toplum kuruluşları, sanatçılar, doktorlar ve milletvekillerinin yer aldığını ifade etti.Öncel, bazı teknelerin teknoloji, iletişim ve güvenlik zorlukları yaşadığını, hava koşulları ve olası drone saldırıları gibi engellerin bulunduğunu vurguladı. Ayrıca birçok ülkenin dışişleri bakanlığı ve hükümetinin, İsrail ve uluslararası aktörlere “uluslararası hukuka saygı gösterin, saldırılardan kaçının” çağrısında bulunduğunu aktardı.Artıları ve RiskleriRöportajda, flotillanın olumlu ve olumsuz yönleri de masaya yatırıldı. Öncel, artıları şu şekilde sıraladı: Sivil sesin görünürlüğü: İnsanlar sessiz kalmayınca fark yaratıyor, medya ve kamuoyu baskısı oluşuyor. Uluslararası farkındalık: Gazze’deki insani krizlerin ve ablukanın görünürlüğü artıyor; hükümetler ve uluslararası kurumlar üzerinde baskı oluşuyor. Dayanışma ve birlik duygusu: Farklı milletlerden ve inançlardan insanlar ortak bir insanlık meselesi için birleşebiliyor. Hukuki ve etik sorumluluk hatırlatması: Abluka ve yardımların engellenmesi uluslararası hukuk açısından tartışmalı ve bu girişim bir “hak” talebi çerçevesinde yapılıyor. Riskler ve eksiler ise şöyle aktarıldı: Güvenlik riski: Teknoloji arızaları, deniz ve hava koşulları, olası saldırılar insan hayatını tehlikeye atabilir. Politik baskı ve eleştiriler: İsrail tarafından terör bağlantısı suçlamaları ve diplomatik krizler yaşanabilir. Lojistik zorluklar: Yardımların ulaştırılması, izinler, malzeme ve yakıt temini gibi pratik engeller mevcut. Beklenenin ötesinde sonuç alamama riski: Ablukanın tamamen kalkması veya yardımların güvenli şekilde ulaşması büyük güçlerin tutumuna bağlı. İnsan kaynakları ve motivasyon sınırı: Başlangıçtaki medya ilgisi azalabilir; yorgunluk ve moral düşüklüğü yaşanabilir. Sivil Başkaldırı mı, Çözüm Arayışı mı?Gazeteci Yazar Fikret Çapacı’nın “Bu tür bir halk inisiyatifi gerekli miydi?” sorusuna Öncel, “Bu girişimler ahlaki sorumluluğu hatırlatıyor. İnsanlık sessiz kalmamalı; sivil toplum, devletler ve kurumlar harekete geçmiyorsa boşluğu dolduruyor” yanıtını verdi.Ancak Öncel, idealist ama zor bir yol olduğunu, yalnızca sembolik değil, somut insani yardımlar ve uluslararası hukuka uygun eylemlerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.Çıkartılacak DerslerÖncel, bu tür girişimlerden çıkarılacak refleksiyonları ise şöyle özetledi: Eylemin niyeti kadar yöntemi önemli; adaletli, barışçıl ve insan haklarına saygılı olmalı. Doğrudan yardım ve muhataplara ulaşmak, kalıcı değişim için kritik. Cesaret ve fedakârlık gerekir; ancak insanları koruyacak tedbirlerle desteklenmeli. Farkındalık oluşturmak, bilgi yaymak ve zulme karşı sessiz kalmamak da büyük bir sorumluluk. Röportajın sonunda Baki Öncel, FİB Haber Merkezi’ne yeni sorular için açık olduğunu belirterek, sivil girişimlerin önemine dikkat çekti.