Samsung’un beyaz eşya ekosistemi, yapay zeka (AI) ve SmartThings entegrasyonu sayesinde geleneksel ev aletlerini birer akıllı asistana dönüştürerek günlük yaşamı kökten değiştiriyor. Bespoke AI serisiyle hayatımıza giren bu teknoloji, cihazların sadece komut almasını değil, aynı zamanda kullanıcı alışkanlıklarını öğrenmesini sağlıyor. Örneğin, bir yapay zeka destekli çamaşır makinesi, kumaş türünü ve kirlilik seviyesini otomatik olarak algılayıp en uygun yıkama programını ve deterjan miktarını ayarlayabiliyor. Bu akıllı dokunuşlar, hem kullanıcı hatalarını en aza indiriyor hem de ev işlerini çok daha verimli ve zahmetsiz bir hale getiriyor.SmartThings platformu, bu akıllı cihazlar arasında kesintisiz bir iletişim ağı kurarak evin her köşesinden kontrol imkanı sunuyor. Akıllı telefonlar, tabletler veya televizyonlar üzerinden erişilebilen SmartThings uygulaması, cihazların durumunu gerçek zamanlı izlemenize ve uzaktan müdahale etmenize olanak tanıyor. Buzdolabınızdaki kameralar sayesinde marketteyken içeride neyin eksik olduğunu görebilir, fırınınızın pişirme süresini koltuğunuzdan kalkmadan güncelleyebilir veya evden çıktığınızda açık kalan klimanızı kapatabilirsiniz. Bu entegrasyon, tüm ev aletlerini tek bir merkezden yönetilen uyumlu bir orkestra gibi çalıştırarak modern bir yaşam standardı sunuyor.Enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlik tarafında ise AI Enerji Modu, SmartThings ekosisteminin en güçlü özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Yapay zeka, evdeki cihazların enerji tüketim alışkanlıklarını analiz ederek, performanstan ödün vermeden %70'e varan enerji tasarrufu sağlayabiliyor. Uygulama üzerinden anlık enerji kullanımını takip edebilir, aylık hedefler belirleyebilir ve fatura maliyetlerinizi düşürmek için sistemden gelen optimizasyon önerilerini uygulayabilirsiniz. Samsung’un bu vizyonu, teknolojiyi sadece konfor için değil, aynı zamanda çevre dostu ve ekonomik bir gelecek için de bir araç haline getiriyor.